tag:blogger.com,1999:blog-86253038799809849942024-03-13T19:40:50.903+03:00CURCUNAHer şey için bir dakika vardır...♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.comBlogger24125tag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-21700401408039242312009-04-23T11:22:00.000+03:002009-04-23T11:22:00.381+03:00Çağdaş Erkek...<div align="center"><a href="http://3.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SbpeYcdRzsI/AAAAAAAAWIQ/Xm9snHetGcY/s1600-h/avatar39030_12.gif"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5312662484485787330" style="WIDTH: 100px; CURSOR: hand; HEIGHT: 100px" alt="" src="http://3.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SbpeYcdRzsI/AAAAAAAAWIQ/Xm9snHetGcY/s400/avatar39030_12.gif" border="0" /></a><br /></div><div align="center"><br />Evde çubuklu pijamayla ya da kolsuz atletle dolaşmayan </div><div align="center">(Var mı böyle bir 2009 yılı Türk erkeği acaba!) </div><div align="center">Vücut sabunu ve şampuanını sık sık tüketen, (Tasarruf şartlarına uyalım!) </div><div align="center">Dişçisini fırçalamak yerine, dişlerini doğru fırçalayan, </div><div align="center">(Her gün her gün diş mi fırçalanırmış!) </div><div align="center">Gittiği lokantada eşiyle karşılaştığı zaman yadırgamayan, </div><div align="center">(Eyvah basıldık, dememek için yanınızdakinin kim olduğu önemli.. </div><div align="center">Bıyıksız da erkek olunabileceğine inanan, </div><div align="center">(bıyık Türk erkeğinin şanındandır!) </div><div align="center">Dönüşlerde sinyal vermeyi unutmayan, </div><div align="center">(Ah arabayı çarptık galiba...) </div><div align="center">Her akşam bara gitmek yerine, evinde ailesine ve kendine zaman ayıran, </div><div align="center">(Çıtırlara kim zaman ayıracak!) </div><div align="center">Kebapla viski içmeyen, </div><div align="center">(Var mı böyle bir lezzet!) </div><div align="center">Giyiminde klasik renklerin dışına çıkabilen</div><div align="center">(kırmızı gömlek, sarı pantolon olabilir mi acaba?) </div><div align="center">Sergisine gitmediği için bir sanatçının resmini almayan,</div><div align="center">(İnce düşünce !) </div><div align="center">Kadınlara karşı seçici davranabilen </div><div align="center">(Var mı böyle bir erkek cinsi acaba!) </div><div align="center">Çocuğunun altını karısıyla birlikte aynı süre içinde değiştirebilen </div><div align="center">(Nerede o yetenekli kocalar!) </div><div align="center">Saunada puro içmeyen </div><div align="center">(Görgüsüzlük diz boyu!) </div><div align="center">Arabasını ulaşım amacıyla kullanan</div><div align="center">(Başka ne amaçla olabilir ki!) </div><div align="center">Emrinde çalışan bayanları yemeğe çıkmaya zorlamayan </div><div align="center">(Böyle patron ya da yöneticiyi bulursanız madalya takmak gerekiyor) </div><div align="center">Hediye ile rüşveti birbirine karıştırmayan </div><div align="center">(..... Verdim rüşvet deyüp almadılar!) </div><div align="center">Uçağın kapıları açılmadan ayağa kalkmayan </div><div align="center">(Bu herkes için geçerli!) </div><div align="center">Sporla gazete ve televizyonun dışında da ilgilenebilen </div><div align="center">(O zaman kim göbeklenecek!) </div><div align="center">Senede iki kez gittiği konserde de uyuklamayan,</div><div align="center">(Ne kadar yoğunuz!) </div><div align="center">Teknolojiyi satın alırken batılı olup, kullanırken doğulu olmayan,</div><div align="center">(.................) </div><div align="center">Her gittiği yere kırmızı gül götürmeyen </div><div align="center">(Başka çiçek türü var mıydı!) </div><div align="center">Tiyatroya davetiye dışında bilet alarak da gidebilen </div><div align="center">(Nerede beleş oraya yerleş!) </div><div align="center">Gömleğini göbeğine kadar açıp, kıllarının arasından altın kolye göstermeyen </div><div align="center">(Arrrrggghhh !) </div><div align="center">Bilgisayarından yalnızca oyun aracı olarak yararlanmayan </div><div align="center">(Ne faydalı internet siteleri var halbuki!) </div><div align="center">Konuşmalarını küfür ve argodan arındırabilen,</div><div align="center">(Amcalara bir küfret te duysunlar-Haaaah haah !) </div><div align="center">Nereye nasıl park edileceğini bilen,</div><div align="center">(Bana ne arkadakinden!) </div><div align="center">Toplulukta yüksek sesle konuşup kahkaha atmayan, </div><div align="center">Tuvaletlerin pisliği konuşulurken, İstanbul'un fethini anlatmaya başlamayan, </div><div align="center">Apandisiti patlamadan da doktora gidebilen, </div><div align="center">(Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur!) </div><div align="center">Yemeğe giderken, geceyi restoran aramakla geçirmeyen </div><div align="center">(Kebapçıya mı gitsek yoksa lahmacuncuya mı!) </div><div align="center"><span style="color:#cc0000;">Güncel Kalın!</span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-37612888434712971632009-04-17T11:45:00.000+03:002009-04-17T11:45:00.261+03:00Spordan Keyif Alın...<div align="center"><a href="http://1.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SbpUeUD_xYI/AAAAAAAAWH4/uuHlMPo4oQ0/s1600-h/01Aw.png"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5312651590195201410" style="WIDTH: 75px; CURSOR: hand; HEIGHT: 65px" alt="" src="http://1.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SbpUeUD_xYI/AAAAAAAAWH4/uuHlMPo4oQ0/s400/01Aw.png" border="0" /></a> </div><div align="center"><strong>İlgilenenler için birkaç öneri...</strong></div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">1. HEDEF KOYUN</span></strong></div><div align="center">Spor eğitmenleri ve spor psikologları </div><div align="center">“gerçekten düzenli spor yapmak istiyorsanız </div><div align="center">hedeflerinizi belirleyin ve bunlardan şaşmayın” diyor. </div><div align="center">Hatta bunu yazılı hale getirmenizi öneriyorlar. </div><div align="center">Böylece motivasyonunuzu da arttırmış olacaksınız. </div><div align="center">Sağlıklı olmak, güç kazanmak, stresle başa çıkmak, </div><div align="center">eski dar pantolonunuza yeniden girebilmek… </div><div align="center">Hangisi olursa olsun 'KÜPE' </div><div align="center">gibi kendinize sürekli tekrar edeceğiniz hedeflerinizden asla vazgeçmeyin.</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">2. UZAĞA GİTMEYİN</span></strong></div><div align="center">Yarım saatlik bir ders için şehrin öbür ucundaki </div><div align="center">spor merkezine gitmeye çalışmak hiç de akıllıca bir şey değil. </div><div align="center">İşi zorlaştırmamalı, evinize en yakın spor merkezine gitmeli, </div><div align="center">spor çantanızı her zaman hazır tutmalısınız. </div><div align="center">Arabada veya ofiste bulunduracağınız çanta sayesinde </div><div align="center">iş çıkışında direkt spor yapmaya gidebilirsiniz. </div><div align="center">Unutmayın sadece "disiplinli olanlar" bu işte başarılı olabilir!</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">3. STRESİ ORTADAN KALDIRIN</span></strong></div><div align="center">“İşim inanılmaz yoğun”, </div><div align="center">“çocuklardan vaktim kalmıyor” </div><div align="center">gibi bahanelerin ardına sığınarak spor derslerini asmayın! </div><div align="center">‘Vaktim yok’ diye bir şey olamaz. </div><div align="center">Haftalık düşünüp, iyi bir plan yapar ve </div><div align="center">buna sadık kalırsanız sorununuz kalmaz. </div><div align="center">Örneğin salı akşamı programınızda, </div><div align="center">saat 20.00’de yoga dersi gözüküyorsa, </div><div align="center">başka bir şey yapmayı aklınıza bile getirmemelisiniz!</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">4. HER ŞEY BİR TATİLLE BAŞLAYABİLİR</span></strong></div><div align="center">Son yıllarda deyim yerindeyse moda olan spor kampları, </div><div align="center">sizi spora teşvik etmekte çok başarılı olacak. </div><div align="center">Bu bir yoga kampı ya da teknede tatil yaparak devam edebileceğiniz </div><div align="center">bir yelken kursu olabilir. </div><div align="center">Ülkemizde özellikle yaz aylarında </div><div align="center">bu tür spor kampları son yıllarda çok revaçta.</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">5. KAFA DENGİ ARKADAŞ EDİNİN</span></strong></div><div align="center">İster yüzme ister kürek çekme olsun, </div><div align="center">spor yaparken kafanıza uygun bir de arkadaş buldunuz mu </div><div align="center">hem eğlenir hem de daha iyi motive olursunuz. </div><div align="center">En iyisi, bu konuda oldukça istekli bir partner bulmak. </div><div align="center">Böylece kaytarmaya bile kalksanız </div><div align="center">partneriniz bu fikri aklınızdan çıkarmanızı sağlayacak.</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">6. OLUMLU DÜŞÜNÜN</span></strong></div><div align="center">Olumlu düşünerek modunuzu iyi yönde etkileyebilirsiniz. </div><div align="center">Sevdiğiniz bir müzik eşliğinde hareket etmek veya </div><div align="center">spor yaparak geçirdiğiniz keyifli dakikaları hatırlamak </div><div align="center">sizi spora devam etmek için kamçılayacak.</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">7. SINIRLARI BELİRLEMELİSİNİZ</span></strong></div><div align="center">‘Formumu düzeltmek için mutlaka bir şey yapmalıyım’ yerine </div><div align="center">‘önümüzdeki 6 hafta boyunca </div><div align="center">haftada 3 kez fitness derslerine katılacağım’ ya da </div><div align="center">‘her gün 7 km yürüyeceğim’ demeniz </div><div align="center">hedefi tutturmak açısından daha etkili.</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">8. ÖNEMLİ OLAN KEYİF ALMAK</span></strong></div><div align="center">Koşmak, step- aerobik dersleri veya dakikalarca koşu bandında yürümek… </div><div align="center">Eğer bu size işkence gibi geliyorsa, spor yapmanın daha keyifli yolları da da var. </div><div align="center">Böylelikle spor yaptığınızı bile anlamazsınız. </div><div align="center">Dans etmek, frizbi oynamak, sutopu, bowling, badmington keyif alacağınız sporlardan. </div><div align="center">Önemli olan en az 20 dakika boyunca hareket etmek… </div><div align="center">Ayrıca bu sporların bir çoğunu çocuklarınızla paylaşıp, </div><div align="center">ailece keyifli anlar da yaşayabilirsiniz.</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">9. KENDİ KENDİNİZİ MOTİVE EDİN</span></strong></div><div align="center">Spordan geldiniz, hemen bir duş aldınız. </div><div align="center">Vücudunuz tatlı bir yorgunluk içinde ama kendinizi </div><div align="center">güçlü, mutlu ve canlı hissediyorsunuz. </div><div align="center">Spor salonuna ayaklarınızın geri geri gittiği günler bu anları hatırlayarak, </div><div align="center">kendinizi motive edin.</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">10. ÖĞLE ARASINDA SPOR</span></strong></div><div align="center">Öğlenleri arkadaşlarınızla bir araya gelin ve haftada bir (iki de olabilir) </div><div align="center">saatinizi yoga, tai chi gibi bir egzersize ayırın. </div><div align="center">Bu hem ‘takım’ ruhunu körükleyecek hem de "fit" olmanızı sağlayacak. </div><div align="center">Masa başına döndüğünüzde kendinizi daha iyi hissedeceksiniz. </div><div align="center">Özellikle ailesi ve işi arasında mekik dokuyan bayanlar için ideal...</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">11. AYNI SAATLERDE SPOR YAPIN</span></strong></div><div align="center">Herkesin ritmi farklı. </div><div align="center">Bazıları sabah çok erken saatlerde spor salonuna koşabilirken </div><div align="center">bazıları için akşam spor yapmak uykusuzluğa sebep olabilir! </div><div align="center">Bu yüzden kendi biyoritminize göre, </div><div align="center">size uygun spor saatini belirlemeli ve egzersizinizi hep bu saatte yapmalısınız. </div><div align="center">Böylelikle yaptığınız spordan daha çok verim alacaksınız.</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">12. ÖNEMLİ OLAN NİCELİK DEĞİL NİTELİK!</span></strong></div><div align="center">Hızlıca 3 set mekik çekeceğinize, </div><div align="center">yavaş ama ‘farkında olarak’ 2 set daha basit bir egzersizi yapmanız </div><div align="center">çok daha etkili olacaktır. Zira zoraki yapılan egzersizlerde </div><div align="center">‘bir an önce’ bitirme kaygısıyla </div><div align="center">sporu ‘angarya’ haline getirme riski var! </div><div align="center">Önemli olan her zaman kalitedir unutmayın.</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">13. HER FIRSATI DEĞERLENDİRİN</span></strong></div><div align="center">Ofisteki kahve molasında şınav çekebilirsiniz. </div><div align="center">Bu; göğüs kaslarınızı ve trisepslerinizi geliştirecek. </div><div align="center">Bunun için masadan bir metre uzakta durun. </div><div align="center">Gergin kollarla masanın kenarına tutunun. </div><div align="center">Ayaklarınız bitişik, bacaklarınız gergin olsun. </div><div align="center">Nefes alın ve gövdenizi öne doğru eğin. </div><div align="center">Kollarınızı 90 derece oluşturacak şekilde bükün. </div><div align="center">Nefes verirken eski pozisyonunuza dönün.</div><div align="center">15 kere tekrarlayın.</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">14. BAŞKASINI DÜŞÜNÜN</span></strong></div><div align="center">Spor yaparken çok sevdiğiniz veya size iyilik yapmış olan birini düşünün. </div><div align="center">Çalışmanızı ona ithaf edin. </div><div align="center">Böyle olumlu düşünmek hem konsantrasyonunuzu </div><div align="center">hem de tahammül gücünüzü arttırır!</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">15. MORALİNİZİ BOZMAYIN</span></strong></div><div align="center">Eyvah, tartı takıldı! </div><div align="center">İstediğiniz kilo değişikliğini elde edemiyorsanız demoralize olmayın. </div><div align="center">Uzmanlar ilk birkaç adım sonrasında </div><div align="center">kilo kaybının durmasını normal olarak nitelendiriyor. </div><div align="center">Böyle bir durumda ya egzersiz programını güçlendirin </div><div align="center">ya da vücudunuza konsantre olun. </div><div align="center">Uzun vadede başarılı olabileceğinizi unutmayın.</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">16. HANGİ FİTNESS TİPİSİNİZ?</span></strong></div><div align="center">Takım sporları mı yoksa bireysel sporlar mı size uygun? </div><div align="center">Bunu internet üzerinde bulabileceğiniz testlerle de ölçebilirsiniz. </div><div align="center">Ama en doğrusu kendinize dürüst olmanız ve </div><div align="center">hangi spor türünün size uygun olduğuna karar vermeniz.</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">17. EKİPMAN İÇİN CİMRİLİK YAPMAYIN</span></strong></div><div align="center">Spor yaparken ekipmanın kaliteli olması önemli. </div><div align="center">Özellikle rahat bir ayakkabı ve rüzgar geçirmeyen, </div><div align="center">kolay hareket etmeyi sağlayan kıyafetlerle spor keyif haline gelir. </div><div align="center">Bu yüzden lütfen cimrilik etmeyin! </div><div align="center">Gerekirse<strong> indirim</strong> zamanlarını takip edin.</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">18. GERÇEKÇİ OLUN</span></strong></div><div align="center">Araştırmalar gösteriyor ki fitness salonlarına üye olanların </div><div align="center">yüzde 30-50’si birkaç ay sonra havlu atıyor! </div><div align="center">Bunun en büyük sebebi beklentinin yüksek olması! </div><div align="center">Kısa zamanda çok büyük sonuçların beklenmesi... </div><div align="center">Oysa gerçekçi olup ‘olabilecek’ hedefler koymak </div><div align="center">hem moral düzeltir hem de başarıyı getirir.</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">19. ISRARCI OLMAYIN...</span></strong></div><div align="center">Bazen egzersize ara vermek için geçerli nedenleriniz olabilir. </div><div align="center">Örneğin başınız ağrıyorsa koşmak yerine yoga yapabilirsiniz. </div><div align="center">Ya da egzersiz saatinizi değiştirebilirsiniz.</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">20.‘BEN BUNA DEĞERİM…’</span></strong></div><div align="center">Haftada 3 kez koşmak, yüzmek ya da bisiklete binmek </div><div align="center">pek çok olumlu etkiye sahip. </div><div align="center">Bunu pek çok araştırma doğruluyor. </div><div align="center">Kaslar harekete geçiyor, nefes düzene giriyor, kalp güçleniyor. </div><div align="center">Ayrıca daha güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olmak da </div><div align="center">spor yapmak için iyi bir neden. </div><div align="center">Biraz reklam anonsu gibi olacak ama </div><div align="center"><strong>... Siz buna gerçekten değersiniz!</strong></div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">21.DEĞİŞİMİ OYUN HALİNE GETİREBİLİRSİNİZ</span></strong></div><div align="center">Haftalarca hep aynı şeyi yapmanız gerektiğini kim söyledi? </div><div align="center">Kimi zaman koşabilir, canınız sıkıldığında bisiklete binebilir veya yüzmeye gidebilirsiniz. </div><div align="center">Sıkıntı duyduğunuz durumlarda egzersizin türünü değiştirmek sizi monotonluktan da kurtaracak!</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">22. KULAKLARINIZI TIKAYIN</span></strong></div><div align="center">Jogging sırasında tanıyın veya tanımayın </div><div align="center">insanların laf atmalarına maruz kalıyor ve doğal olarak rahatsızlık duyuyorsanız </div><div align="center"><strong>kolayı var. </strong></div><div align="center">Kulağınıza müzikçalarınızı takın ve etrafın sözlerine aldırış etmeyin!</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">23. KİŞİSEL EĞİTMEN EDİNEBİLİRSİNİZ</span></strong></div><div align="center">Düzenli spor yaparken ufak tefek hatalar da yapıyor olabilirsiniz. </div><div align="center">Bunları önlemenin ve egzersizden maksimum fayda sağlamanın yolu </div><div align="center">kişisel bir spor eğitmeni edinmekten geçiyor. </div><div align="center">Pek çok spor merkezi, isterseniz bu imkanı sunuyor…</div><div align="center"><span style="color:#cc0000;">Sporla kalın, Sağlıkla kalın :)</span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-57606942482889569752009-04-10T11:07:00.001+03:002009-04-10T11:07:00.308+03:00Türk Erkekleri !<div align="center"><a href="http://1.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SbpauqfqSiI/AAAAAAAAWIA/F87Qy1P_oAs/s1600-h/1A.gif"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5312658468164487714" style="WIDTH: 184px; CURSOR: hand; HEIGHT: 200px" alt="" src="http://1.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SbpauqfqSiI/AAAAAAAAWIA/F87Qy1P_oAs/s400/1A.gif" border="0" /></a> <strong><span style="color:#990000;">'dan - ZZZZZZZ'ye</span></strong></div><div align="center"></div><div align="center">Türk erkeğinin en sevdiği alışkanlık </div><div align="center"><strong>kitap okumama. </strong></div><div align="center">Bir araştırmadaki en son hangi kitabı okudunuz? </div><div align="center">sorusuna % 65 oranında "hiç kitap okumadım" yanıtını verdiler...</div><div align="center"><strong>Kadınların sosyal yaşamdaki yeri </strong></div><div align="center">hakkında soruya ise </div><div align="center">"erkek kadından daha üstündür" diyenlerin oranı % 44.5'u buldu. </div><div align="center">Bu oran en geçten yıllardan % 10 daha düşük. </div><div align="center">1998 yılından bu yana yapılan "profil" çalışmalarında </div><div align="center">Türk erkeğinde <strong>yıkanma alışkanlıkları</strong> da değişiyor. </div><div align="center">"Yazın ne sıklıkta yıkanırsınız" sorusuna verilen </div><div align="center">"her gün" yanıtı on yılda % 23.8'den % 32.7'ye çıktı. </div><div align="center"><strong>Cep var ama kontörlü. </strong></div><div align="center">Yıllara göre bakıldığında </div><div align="center">cep telefonu kullanma sayısının arttığı ortaya çıkıyor. </div><div align="center">2001 yılında % 47,6 olan oran % 77,8'e çıktı. </div><div align="center">Ceplerin % 86'sı kontörlü.</div><div align="center"><strong>İbo ve Sezen dinliyor.</strong></div><div align="center">Ankette Türk erkeklerine en çok sevdikleri sanatçıları da soruyorlar. </div><div align="center">Erkek şarkıcılardan % 18.7 oran tutturan İbrahim Tatlıses 'krallık tacı'nı takıyor. </div><div align="center">Kadınlarda ise kraliçe unvanına % 11,1 ile Sezen Aksu oturuyor.</div><div align="center"><strong>"Eşimi ara sıra aldatırım."</strong></div><div align="center">Anketin en kritik sorularından biri de 'eşinizi aldattınız mı?'. </div><div align="center">Erkeklerin % 78,8'i bu soruya 'hayır'derken </div><div align="center">% 21,2 ise aldattıklarını itiraf etti. </div><div align="center">Erkeklere 'çevrenizde eşini - sevgilisini aldatan var mı?'</div><div align="center">diye sorulduğunda ise </div><div align="center">bu oran çok daha fazla artıyor ve % 46'ya çıkıyor. </div><div align="center">Türk erkeğinin en büyük sorunu </div><div align="center">% 21 ile <strong>para.</strong></div><div align="center"><strong>Okuma alışkanlığı yok</strong></div><div align="center">Ankete katılan erkeklerin % 64'leri geçen oranının kitap okumadığı ortaya çıkarken, </div><div align="center">dergi veya yazılı bir başka materyalde de oran aynı.</div><div align="center"><strong>En çok Şeytana sonra nazara İnanıyor</strong></div><div align="center">Erkeklere yöneltilen ilginç sorulardan biri de </div><div align="center">hangi kavramlara inandıkları. </div><div align="center">Büyüye inananların oranı % 32'de kalırken </div><div align="center">% 64'lük bir bölüm nazara inanıyor. </div><div align="center">Erkeklerin en çok inandıkları kavram ise Şeytan. </div><div align="center">Şeytana inananların oranı % 68.7 ...</div><div align="center"><span style="font-size:78%;">Alıntı </span></div><div align="center"><a href="http://4.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SbpauijJ6II/AAAAAAAAWII/-HUmavfRkC8/s1600-h/ads%C4%B1z.bmp"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5312658466031659138" style="WIDTH: 350px; CURSOR: hand; HEIGHT: 300px" alt="" src="http://4.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SbpauijJ6II/AAAAAAAAWII/-HUmavfRkC8/s400/ads%C4%B1z.bmp" border="0" /></a><br /><span style="color:#cc0000;">Sevgiyle Kalın!</span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-77940245351198275242009-04-03T11:42:00.000+03:002009-04-03T11:42:00.712+03:00Öğretmen Hastalıkları...<div align="center"><a href="http://4.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SbpjDUcKhnI/AAAAAAAAWIY/HNmJc7Zvd64/s1600-h/egitim.gif"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5312667619114518130" style="WIDTH: 130px; CURSOR: hand; HEIGHT: 130px" alt="" src="http://4.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SbpjDUcKhnI/AAAAAAAAWIY/HNmJc7Zvd64/s400/egitim.gif" border="0" /></a><br /></div><div align="center"><span style="color:#cc0000;">Öğretmenleri Bekleyen Hastalıklar Nelerdir ?</span></div><div align="center">YOĞUN OLARAK SESİNİ KULLANAN ÖĞRETMENLERDE </div><div align="center">SES KISIKLIĞI, </div><div align="center">SES TELLERİNDE ŞİŞME, </div><div align="center">NODÜL VE POLİP GİBİ HASTALIKLARA </div><div align="center">SIKÇA RASTLANIR. </div><div align="center">SINIF İÇİNDE ÖKSÜRÜK VE HAPŞIRIK VİRÜTİK ENFEKSİYONLARIN </div><div align="center">EN SIK BULAŞMA YOLLARIDIR. </div><div align="center">BU NEDENLE HASTALIKLARIN YAYILIMINI ÖNLEMEDE </div><div align="center">EL YIKANMASI MUTLAKA HATIRLANMALIDIR. </div><div align="center">KAS İSKELET SİSTEMİ HASTALIKLARININ AZALTILMASI AMACIYLA </div><div align="center">SIK ARALAR VEREREK ÇALIŞMAK GEREKİR.</div><div align="center">''VKV Amerikan Hastanesi uzmanları, </div><div align="center">öğretmenlerin meslek hayatları boyunca </div><div align="center">karşı karşıya kaldıkları ses hastalıkları ve varis gibi </div><div align="center">meslek hastalıkları ile karşı karşıya kaldıklarını belirterek, </div><div align="center">bu hastalıklara karşı önerilerde bulundu.</div><div align="center">VKV Amerikan Hastanesi, </div><div align="center">Kulak Burun Boğaz Bölüm Şefi Doç. Dr. Tan Ergin, </div><div align="center">yaptığı yazılı açıklamada, </div><div align="center">''Profesyonel iş hayatında yoğun olarak sesini kullanan öğretmenlerde ses kısıklığı, </div><div align="center">ses tellerinde şişme (ödem), nodül ve polip gibi hastalıklara sıkça rastlandığını'' bildirdi.</div><div align="center">Sigara kullanımının, kronik üst solunum yolları enfeksiyonunun </div><div align="center">ve reflü hastalığının ses kısıklığı sorununu ön plana çıkaran etkenler olduğunu </div><div align="center">belirten Ergin, ortamda tebeşir tozu gibi boğaz ve ses tellerini irite edecek faktörlerin bulunmasının da sorunları arttırdığına dikkat çekti.</div><div align="center">Tan Ergin, şu bilgileri verdi:</div><div align="center">''Özellikle yüksek tonda uzun süreli konuşmaların yapılması, </div><div align="center">ses tellerinde şişmeye ve küçük kanamalara yol açar. </div><div align="center">İlerleyen durumlarda ise ses tellerinde nodül veya polip gibi iyi huylu, </div><div align="center">ancak sürekli ses kısıklığına yol açabilecek rahatsızlıklarla karşılaşmak mümkün olur. </div><div align="center">Ses hastalıklarına karşı koruyucu önlemler alınabilir. </div><div align="center">Bir kısmında cerrahi müdahalenin gerekebileceği </div><div align="center">bu tür hastalıklarla karşılaşmamak için </div><div align="center">ses kullanımına dikkat edilmeli, </div><div align="center">uzun süreli konuşmaların yapıldığı durumlarda </div><div align="center">zaman zaman konuşmaya kısa aralar verilerek su içilmelidir. </div><div align="center">Bir haftayı aşan ses kısıklıklarında ise bir kulak burun boğaz uzmanına başvurarak </div><div align="center">sorun ortaya konmalı ve tedavi edilmelidir.</div><div align="center">''-ÖKSÜRÜK VE HAPŞIRIK-"</div><div align="center">Öğretmenlerin sık yaşayabileceği sağlık sorunlarından biri de </div><div align="center">solunum yolunda gelişen enfeksiyonlar ve alerjik durum olduğunu vurgulayan </div><div align="center">Göğüs Hastalıkları Bölümünden Dr. Elif Altuğ Kolsuk ise </div><div align="center">sınıf içinde var olan bir virütik enfeksiyonun </div><div align="center">hızla hava yoluyla bulaşabilme olasılığına sahip olduğu bildirdi.</div><div align="center">Hem öğrencilerin birbirine, hem de öğretmenlerine bu mikrobu kolaylıkla taşıyabileceklerine işaret eden Kolsuk, şunları kaydetti:</div><div align="center">''Sınıf içinde öksürük ve hapşırık virütik enfeksiyonların en sık bulaşma yollarıdır. </div><div align="center">Bu nedenle hastalıkların yayılımını önlemede el yıkanması mutlaka hatırlanmalıdır. </div><div align="center">Diğer bir nokta ise bazı maddelerin solunum yolunu tahriş ederek </div><div align="center">astım yakınmalarının başlamasına veya artmasına neden olmasıdır. </div><div align="center">Bunlar arasında tebeşir tozu da bulunur. </div><div align="center">Öğretim süresince tebeşir tozuna yoğun maruz kalma, </div><div align="center">bu toz parçacıklarının solunum yollarında duyarlılık artışı ve zaman içinde de </div><div align="center">hava yolu tıkanıklığına yol açmasına neden olabilir. </div><div align="center">Sonuçta meslek hastalığı olarak </div><div align="center">astım bronşit durumu gelişebilir veya </div><div align="center">var olan solunum yolu hastalıkları kronikleşebilir.''</div><div align="center">-''DOĞRU DURUŞU KORUMAK ÖNEMLİ''-</div><div align="center">Fizik Tedavi ve Ortopedi Klinik Şefi Uzman Doktor Önder Çerezci de </div><div align="center">her gün doğru duruşu korumanın önemli olduğunu vurgulayarak, </div><div align="center">ancak özellikle de küçük sınıflara eğitim veren öğretmenlerin, </div><div align="center">zamanlarının büyük bir kısmını yere eğilerek geçirdiklerini, </div><div align="center">eğitim verdikleri ortamların çok küçük beden boyutlarına göre tasarlandığı belirtti.</div><div align="center">Çerezci, öğretmen ve öğrencilere şu tavsiyelerde bulundu:</div><div align="center">''Öğretmenlerin uzun süreli oturmak ve kötü duruşun oluşturduğu </div><div align="center">problemlerden kurtulmak için özellikle hareketin doğru kullanılması </div><div align="center">konusunda eğitilmeleri gerekir. </div><div align="center">Doğru duruşun sık sık hatıra gelmesini sağlamak üzere bu konuyla ilgili </div><div align="center">eğitim broşürleri hazırlanmalı ve </div><div align="center">doğru duruş biçimleri bunların üzerinden gösterilerek anlatılmalıdır. </div><div align="center">Kas iskelet sistemi hastalıklarının azaltılması amacıyla </div><div align="center">sık aralar vererek çalışmak gerekir. </div><div align="center">Genel prensip olarak duruş, 40 dakikada bir oturur pozisyondayken </div><div align="center">ayağa kalmak ya da ayaktan tekrar oturur pozisyona geçmek şeklinde olmalıdır.</div><div align="center">Genel okul mobilyaları konusunda mobilya seçimi oldukça önemlidir. </div><div align="center">Sıralar ve masalar sandalyelerle uyumlu olmalı. </div><div align="center">Çalışma masasında olduğu gibi, oturma sırasında da herhangi bir büyük eklemde </div><div align="center">gerginlik ve ağrı hissedilmemeli. </div><div align="center">Sandalyeler sıraya ya da masaya mümkün olduğu kadar yanaştırılmalı. </div><div align="center">Ayakların sıraların altına rahatlıkla girdiğinden emin olunmalı. </div><div align="center">Yazı tahtası ile sıralar arasında öğrenci gidiş - gelişini </div><div align="center">engellemeyecek şekilde boşluk bırakılmalı. </div><div align="center">Alternatif yöntemler kullanarak aynı masa seviyesinde okuma işleminin </div><div align="center">uzun süreli yapılması engellenmeli. </div><div align="center">Bilgisayar kullanımında olduğu gibi, sıralarda da </div><div align="center">uzun süreli oturmaktan kaçınmak gerekir. </div><div align="center">Omuzlar ve kol rahat olmalı. </div><div align="center">Sandalyenin iki taraflı kol desteklerinden faydalanılmalı. </div><div align="center">Ayaklarımız yere tam ya da ayak dinlendirme platformunda tutulmalı. </div><div align="center">El çantası yerine sırt çantası taşımak, </div><div align="center">daha az enerji gerektirdiğinden ve doğru duruş sağladığından tercih edilmeli.''</div><div align="center"><strong><span style="color:#cc0000;">Sağlıkla kalın !</span></strong></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-51037230100055181422009-03-13T14:31:00.000+02:002009-03-13T14:31:00.255+02:00İnanılmaz gerçekler...<div align="center"><a href="http://1.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SbpQ6w2tYII/AAAAAAAAWHw/xoBv4SNs2e8/s1600-h/CANON+056.jpg"><img alt="" src="http://1.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SbpQ6w2tYII/AAAAAAAAWHw/xoBv4SNs2e8/s320/CANON+056.jpg" border="0" /></a> </div><div style="CLEAR: both" align="center"><a href="http://picasa.google.com/blogger/" target="ext"><img style="BORDER-RIGHT: 0px; PADDING-RIGHT: 0px; BORDER-TOP: 0px; PADDING-LEFT: 0px; BACKGROUND: 0% 50%; PADDING-BOTTOM: 0px; BORDER-LEFT: 0px; PADDING-TOP: 0px; BORDER-BOTTOM: 0px; -moz-background-clip: initial; -moz-background-origin: initial; -moz-background-inline-policy: initial" alt="Posted by Picasa" src="http://photos1.blogger.com/pbp.gif" align="middle" border="0" /></a><br /></div><div align="center"><span style="color:#663366;"><strong>İnanılmaz Öğrenci Tezi...</strong></span> </div><div align="center"> </div><div align="center"><span style="color:#663366;">ABD'de Massachusetts İnstitute of Technology'de </span><br /></div><div align="center"><span style="color:#663366;">okuyan bir öğrencinin tanık olduğu bu öykü, </span><br /></div><div align="center"><span style="color:#663366;">bir tez çalışmasının </span><br /></div><div align="center"><span style="color:#663366;">"nelere yol açacağını" göstermesi açısından </span><br /></div><div align="center"><span style="color:#663366;">ilginç bir örnek oluşturuyor:</span> </div><div align="center"><span style="color:#663366;">Bir lisansüstü öğrencisi bir yaz mevsimi süresince </span><br /></div><div align="center"><span style="color:#663366;">her gün </span><br /></div><div align="center"><span style="color:#663366;">üzerine siyah-beyaz çizgili bir t-shirt giyerek </span><br /></div><div align="center"><span style="color:#663366;">Harvard futbol sahasına gider.</span> </div><div align="center"><span style="color:#663366;">15 dakika boyunca sahayı bir uçtan diğer uca yürüyerek </span><br /></div><div align="center"><span style="color:#663366;">yerlere kuş yemi serper.</span> </div><div align="center"><span style="color:#663366;">Bu arada cebinden bir hakem düdüğü çıkartıp öttürür. </span><br /></div><div align="center"><span style="color:#663366;">Yağmur, çamur demeden hergün aynı saatte aynı hareketleri </span><br /></div><div align="center"><span style="color:#663366;">törensel bir ciddiyetle yapar.</span> </div><div align="center"><span style="color:#663366;">Derken sonbahar gelir, futbol mevsimi başlar. </span><br /></div><div align="center"><span style="color:#663366;">Harvard futbol takımının ilk maçı oynanacaktır.</span> </div><div align="center"><span style="color:#663366;">Siyah-beyaz t-shirt giymiş hakem başlama düdüğünü çalar, </span></div><div align="center"><strong><span style="color:#663366;">ve o anda olanlar olur...</span><br /></strong></div><div align="center"><span style="color:#663366;">Yüzlerce kuş sahaya hücum eder ve doğal olarak maç ertelenir. </span><br /></div><div align="center"><span style="color:#663366;">Bu arada öğrenci tezini vermiş ve </span></div><div align="center"><span style="color:#663366;">mezun olmuştur. </span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-28667804013664551002009-02-22T13:24:00.001+02:002009-02-22T13:28:46.461+02:00DİREKSİYONDA KİM VAR?<div align="center"><a href="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SaE2Wjf4-TI/AAAAAAAAV4Y/dtHNLmsm-XY/s1600-h/PISI.jpg"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5305581597133175090" style="WIDTH: 320px; CURSOR: hand; HEIGHT: 231px" alt="" src="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SaE2Wjf4-TI/AAAAAAAAV4Y/dtHNLmsm-XY/s400/PISI.jpg" border="0" /></a><br /></div><div align="center"></div><br /><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Yerel seçimlere yaklaştığımız bu günlerde, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Türkiye’nin her bölgesinde seçim bildirileri, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">sözlü ve yazılı olarak açıklanıyor. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Eskiden hatırlarız, adaylar sadece nutuk atarlardı </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">yani sadece sözlü açıklamalarda bulunurlardı. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Bu metodu aynen devam ettirenler, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">yani eski kurnazlığın izinde olanlar </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">kuşkusuz çoğunlukta, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">eski tas eski hamam çalışmaya devam ediyorlar. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Ama yaptıklarının bir bir hesabını veren </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">eski Belediye Başkanları </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">ve yapacakları projeleri detayları ile açıklayanlar da var. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Yazmak, belgelemek, kayıt altına almak sorumluluk demektir. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Türk toplumunun yöneticilerinin not alma ve raporlama kabiliyeti </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">son yıllarda gelişme göstermiştir. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Bunu kendilerine metot olarak seçenler ise </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">profesyonelce organizasyon kabiliyeti olan liderlerdir. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Liderlik konusunda yazılan kitaplar, kütüphaneler dolusudur </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">ama çıkarılan sonuçlar ise belli bir birliktelik göstermekte... </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Özellikle, liderlerin<strong> vizyon sahibi</strong> olması ortak sonuçtur. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Kendisine “Yüksek Hedefler” koymayan, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">lider olamaz diye, kesin söyleyebiliriz.<br />Yüksek hedefler ortaya koymak, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">toplum liderinden beklenen inandırıcılıkta olduğunda, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">yani bu yüksek hedefleri toplumla paylaştığında, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">liderin işi gerçekten kolaydır. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Güven sorunu bu aşamada zaten çözülmüş olur. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Liderin güvenirliliği, liderin açık ve şeffaf olarak yapacaklarını açıklayıp, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">onları toplumuyla paylaşması, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">onları bu hedeflere inandırması ile doğru orantılıdır.<br />Liderin en büyük özelliği “iyimser” olmaktır. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Kötümser olan lider, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">yani sadece eleştiren, fikir üretmeyen, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">hedeflerini, projelerini toplumla paylaşmayan "inandırıcı" lider olamaz. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Liderin üretken olması </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">tek başına kendisinin kabiliyeti olarak ele alınmamalıdır. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Her liderin başarısında arkasındaki ekibinin de elbette büyük payı vardır. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;"><strong>Liderlik, </strong></span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">kendisine inanmış, hedefleri sahiplenmiş ekip çalışmasıyla hedefe ulaşır.</span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;"></span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Burada söylenecek tek söz; </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">başarı, lidere yüzde yüz inanarak yapılan mücadeledir.<br />Küçük beldelerden, büyük kentlere kadar </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">yerel yönetimlere talip adaylar, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">demokrasinin gereği halkın tercihleri ile göreve başlayacaklardır. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Bu anlamda kendilerini iyi ifade etmeleri </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">ve seçmenlere hedeflerini açık açık belirtmelidirler. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Yazılı ve belgeli !!! </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Demokrasinin gereği, halk belgelere dayalı hesap sorar. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Kuşkusuz elde belge yoksa, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">buza yazılan ve hava ısınınca eriyeceği kuşkusuz sözlerden </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">kimsenin hesap sorduğu olmamıştır.</span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;"><strong>?????????? </strong></span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Toplumun bir an önce bilinçlenmesi gereken bir başka konu da </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">hangi hizmeti kimden beklemesi gerektiğini bilmesidir. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Toplum kendisine merkezi yönetimin sunması gerekenleri, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">yerel yöneticilerden bekliyorsa, bu bilinç zor elde edilir. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Özellikle bu yerel seçimlerde en çok karıştırılan da bu oldu. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Türkiye’de merkezi yönetimin çözmesi gereken </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">fakirlik ve yoksulluk yerel yönetimlere fatura edilirken, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">yiyecek bir şeyi kalmayan insanların, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">inançlarının yenmeye başladığını görenler, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">her mahalleye bir Kur’an Kursu sözü vermeye başladı. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Merkezi hükümetin yetkilerinin ne kadarını </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">yerel yönetimlere devrettiğini hepimiz biliyoruz. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Ülkemizin yapısı gereği sık sık krize kapıldığını da... </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Merkezi yönetimin ortaya koyduğu stratejik hedeflerin, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">önüne geçebilecek yerel hedeflerin, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">gerçekleşme şansı oldukça zayıftır </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">ama yerel yönetimin "sivil toplum" desteğini yanına alırsa </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">hedeflerini gerçekleştirebilir.</span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;"><strong>Medyanın sık sık oluşturduğu suni gündemlerle </strong></span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">devlet yönetilemeyeceği, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">aynı şekilde devletin de medyayı yönetmesinin </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">demokrasi ile asla bağdaşmayacağı artık bilinmelidir. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">İlkel olan her yöntem bu ülkenin genelinden kaybolmadıkça, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">sorunlar yerel veya genel olarak çözümlenemez.<br />Yerel yönetimlerin kendi yüksek hedeflerini </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">toplumun beklentilerine göre oluşturması doğru olacaktır. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Toplumu yönetmek bir sanattır dense de, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">toplum yönetimi bir bilimdir. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;"><strong>Toplum liderliği, </strong></span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">yönetim bilimi ve liderlik kabiliyetini gerekli kılar. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">Tarihimizi hatırlayalım,</span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">kötü yöneticilerin mutluluğu,</span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#663366;">daima halkın felaketi olmuştur...</span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-34868794133735104582009-02-19T13:34:00.000+02:002009-02-19T13:34:00.835+02:00GAZANFER ÖZCAN'I KAYBETTİK...<div align="center"><a href="http://4.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SZ1AZmeeqII/AAAAAAAAV3k/4OtL8M7vQ1M/s1600-h/gazanferozcan.jpg"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5304466744681605250" style="WIDTH: 200px; CURSOR: hand; HEIGHT: 160px" alt="" src="http://4.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SZ1AZmeeqII/AAAAAAAAV3k/4OtL8M7vQ1M/s400/gazanferozcan.jpg" border="0" /></a><br /></div><div align="center"><strong><span style="color:#990000;">ÇOK FAZLA BİRŞEY YAZMAK İSTEMİYORUM.</span></strong></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Sadece bir gazeteden aldığım satırları paylaşmak isterim.</span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#990000;"><strong>* * * * * * * * * * * * * * * *</strong></span></div><div align="center"><span style="color:#990000;"><strong>Peki, </strong></span></div><div align="center"><span style="color:#990000;"><strong>bizim ona borcumuzu kim ödeyecek?</strong></span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Ve gitti Gazanfer Özcan,</span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Kurtuldu...</span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Gidiyor beyefendiler birer birer...</span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Hanımefendiler gidiyor.</span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Recep İvedik'leşiyor Türkiye!</span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">* * * * * * * * *</span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Haydi şimdi takın maskeleri,</span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Hep beraber üzülüyormuş rolü yapalım...</span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-16055481517918100452009-02-15T22:22:00.000+02:002009-02-15T22:22:00.898+02:00DAMDAKİ BALIKÇI...<div align="center"><a href="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SZh31RTiNpI/AAAAAAAAVzk/-PuN8yYVGKE/s1600-h/ISTANBUL+141.jpg"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5303120318290867858" style="WIDTH: 400px; CURSOR: hand; HEIGHT: 300px" alt="" src="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SZh31RTiNpI/AAAAAAAAVzk/-PuN8yYVGKE/s400/ISTANBUL+141.jpg" border="0" /></a><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#990000;">Şimdi büyüdüyseniz ne olmuş ki?</span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#990000;">Bilgisayarlar, telefonlar, dosyalar derken, </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#990000;">nasılda unuttunuz çocuksu </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#990000;">sevinç çığlıklarınızı... </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#990000;"><br /><strong>İstanbul’ un büyülü taraflarından biri işte bu... </strong></span></div><div align="center"><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#990000;">Çocukluğunuzda kaydığınız tahta parçalarının </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#990000;">biraz modernize edilmişi, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#990000;">bir fotoğraf makinasıyla veya</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#990000;">gidiş yönünüzü ayarlayabilme şansı verilmiş </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#990000;">bir düşünceyle,</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#990000;">İstanbul’ un binalarla dolu tepelerinden </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#990000;">aşağıya doğru bakarken sakın şaşırmayın! </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#990000;">Yüzünüzdeki tebessümü bir yerlerden hatırlıyorsunuz.</span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-83460470072078711072008-12-22T12:50:00.000+02:002008-12-22T00:49:18.292+02:00ÖSS'ye hazırlanan kız öğrenciler daha öfkeli<div align="center"><a href="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/STeoOrvCE3I/AAAAAAAAVZQ/QtPilrRczVM/s1600-h/_porra.gif"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5275870458699453298" style="WIDTH: 50px; CURSOR: hand; HEIGHT: 50px" alt="" src="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/STeoOrvCE3I/AAAAAAAAVZQ/QtPilrRczVM/s400/_porra.gif" border="0" /></a> </div><div align="center">ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ </div><div align="center"><span style="color:#990000;">Selçuk Üniversitesi (SÜ) </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Öğrenci Psikolojik Danışma Merkezi, Öğrenci Seçme Sınavı'na (ÖSS) </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">hazırlanan 202 öğrenci üzerinde yaptığı araştırmada, </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">kız öğrencilerin erkeklere göre daha öfkeli olduğunu belirledi.<br />SÜ Öğrenci Psikolojik Danışma Merkezi görevlisi Dr. Selahattin Avşaroğlu, yaptığı açıklamada, üniversite öğretim üyeleri Doç. Dr. Engin Deniz ve Dr. Ercan Yımaz ile birlikte </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">ÖSS'ye hazırlanan öğrencilere yönelik yaptıkları çalışmada, </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">öğrencilerin "psikolojik belirti düzeylerini" anlamanın yanı sıra cinsiyet değişkenine göre farklılaşma durumunu da tespit etmeyi amaçladıklarını söyledi. </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Avşaroğlu, şunları kaydetti:<br />"Araştırma grubu bir ortaöğretim kurumunu bitirmiş, sadece dershaneye giden </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">93 kız ve 109 erkek olmak üzere toplam 202 öğrenciden oluştu. </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Araştırma sonuçlarına göre, kız öğrencilerin psikolojik kökenli fizyolojik yakınmaları, </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">kaygı, depresif ve öfke belirtileri erkek öğrencilere göre daha fazla. </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Bu nedenle veliler, çocukların kendi başlarına (sorunları) çözemeyecekleri ve başa çıkamayacakları endişesi taşıyorlarsa uzman kişilere, rehberlik ve psikolojik danışma servislerine başvurmaları gerekir."<br />Bu sınav sürecinin hem kız, hem de erkek öğrenciler üzerinde ciddi baskılar yapabileceğinin unutulmaması gerektiğini vurgulayan Avşaroğlu, </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">erkek öğrenciler daha rahat gibi görünse de onlarında </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">psikolojik desteğe ve yüreklendirilmeye ihtiyacı olduğunu sözlerine ekledi.<br /></span><a href="http://www.memurlar.net/haber/126127/" target="_blank"><strong><span style="color:#ff6666;">HABER<br /></div></span></strong></a></span>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-34663216973523703972008-12-04T11:57:00.000+02:002008-12-04T11:56:52.168+02:00İnternette oltaya gelmeyin !<div align="center"><a href="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/STedTYkTpUI/AAAAAAAAVZI/SeznxhfM_O0/s1600-h/053.jpg"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5275858444825634114" style="WIDTH: 320px; CURSOR: hand; HEIGHT: 234px" alt="" src="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/STedTYkTpUI/AAAAAAAAVZI/SeznxhfM_O0/s400/053.jpg" border="0" /></a> </div><div align="center"><span style="color:#6600cc;"><strong>Phishing kurunun yanında yaşı da yakıyor<br /></strong>Kullanıcıların kötü niyetli internet sitelerine erişimini engellemek için yaratılan </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">anti-phising filitrelerinin başarısı tartışılıyor. </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">Bu tartışmaya neden olan şey Google’ın Firefox için geliştirdiği </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">anti-phising filitresinin masumları da engellemesi...<br />İnternet kullanıcılarının kötü niyetle hazırlanmış bir siteye yönlenerek kişisel bilgilerini kaybetmelerini önlemek amacıyla </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">Microsoft Internet Explorer 7, Mozilla Firefox 2 ve 3, Safari, Opera </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">ve diğer modern tarayıcılarda sunulan anti-phishing eklentileri, </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">kullanıcıların güvenliğini sağlamak amacıyla geliştirilmiş olsa da, </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">kuru ağacın yanında yaşın da yanmasına neden oluyor.<br />Fishing (Balık avlamak) ve Password (Şifre) </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">kelimelerinden türetilmiş bir terim olan Phishing, </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">İnternet kullanıcılarının hayatlarına bankalardan gönderilmiş süsü ile gelen </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">e-postalardaki bağlantılara tıklayarak girdi.<br />En popüler internet sahteciliği yöntemi olan Phishing’i kullanan </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">internet sitelerini belirleme ve bu noktalara olan erişimi önlemek amacıyla </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">Google’ın 2006 yılından beri bir Firefox eklentisi olarak sunduğu </span></div><div align="center"><span style="color:#cc0000;">"</span><a href="http://www.google.com/tools/firefox/safebrowsing/" target="_blank"><span style="color:#cc0000;">Google Araç Çubuğu</span></a><span style="color:#cc0000;">” </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">içindeki Safe Browsing programcığı, kullanıcıların </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">kötü niyetli olmayan sitelere de erişimini “sakıncalı” oldukları nedeniyle engelliyor.<br /></span></span><br /><a href="http://www.memurlar.net/haber/126096/" target="_blank"><strong><span style="color:#ff6666;">HABER<br /></span></strong></a></span><br /><span style="color:#6600cc;"><strong><span style="font-size:180%;">Site sahteciliği<br /></span></strong>Bazı yemleme (Phishing) siteleri, </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">siteye girildikten sonra çalıştırılan JavaScript betikleri (kodları) ile </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">adres kutusunda bulunan yere taklit edilen sitenin adresinin bulunduğu görüntü dosyaları </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">(jpg, gif gibi biçimler) gösterebiliyor veya o an adres satırında yazan yazıyı silip, </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">gidilmesi gereken adresi yerleştirebiliyor. </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">Bu durumda kullanıcı aslında başka bir siteyi görüntülediği halde </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">kendisini güvenli bir sitede sanıp korsanların istedikleri bilgiyi kaptırabiliyor.<br />Saldırganlar ayrıca güvenli görülen bir site üzerinde </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">cross-site scripting </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">(dinamik veriyi kullanarak kullanıcının bilgilerini açığa çıkarma yöntemi) </span></div><div align="center"><span style="color:#6600cc;">uygulayarak veri çalmayı da başarabiliyor.</span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-59998989283684448232008-12-04T11:24:00.000+02:002008-12-04T11:23:01.506+02:00ÇOCUKLARIN DA BAŞI AĞRIR...<div align="center"><a href="http://3.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJhLVr_yfPI/AAAAAAAAO48/VZHu8wS30HQ/s1600-h/tomato.jpg"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5231013803150441714" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://3.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJhLVr_yfPI/AAAAAAAAO48/VZHu8wS30HQ/s400/tomato.jpg" border="0" /></a> </div><br /><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">Çocukta baş ağrısı zor anlaşılabilir ...<br />Baş ağrısı çocuklarda karın ağrısı ve </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">kas-iskelet ağrılarından sonra </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">en sık rastlanan ağrı tipidir. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">Çocuklarda en sık rastlanan gerilim baş ağrısı </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">ve migren tipi baş ağrılarıdır. Özellikle ağrılar tekrarlayıcı özellikte ise </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">anne-babalar nedenini öğrenmek üzere doktora, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">bazen de acil servislere başvururlar. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">Çocuklarda teşhis koymak erişkinlere göre daha zor olabilmektedir.<br />Baş ağrısına yol açabilecek diğer hastalıklar mutlaka ekarte edilmelidir. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">Bu hastalıklar arasında menenjit, beyin apseleri, kafa travmaları, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">enfeksiyon hastalıkları (sinüzit, kulak iltihapları), </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">anemi, glikoz düşüklüğü akılda tutulmalıdır.<br />Araştırmalar 15 yaşına kadar olan dönemde çocukların % 75’inde </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">en az bir kez baş ağrısı oluştuğunu ortaya koymaktadır. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">Doğal olarak küçük çocukların baş ağrılarını tanımlamaları </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">erişkindeki kadar açık olmamakta, çocuk bu yakınmasını ağlayarak, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">ya da sessiz bir yere çekilerek ifade edebilmektedir.<br />Çocukluk çağında görülen migren atakları erişkinde görülen ataklardan </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">farklı özellikler taşıyabilir. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">Çocuklarda genellikle ağrı iki taraflı bir baş ağrısı şeklindedir. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">Daha kısa sürer. Bazen ağrıya eşlik eden kusma,bulantı, karın ağrısı, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">baş dönmesi yakınmaları, baş ağrısından daha fazla ön planda görünür. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#660000;">Bu durumda da tanı zaman zaman daha da güçleşmektedir.</span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-88747175211930149652008-09-26T14:40:00.000+03:002008-09-26T14:40:00.844+03:00MAGNEZYUM NE İŞE YARAR?<div align="center"><a href="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJhDXbvSYDI/AAAAAAAAO40/aHGShUQ_ex0/s1600-h/iconstorykeeper.gif"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5231005037052977202" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJhDXbvSYDI/AAAAAAAAO40/aHGShUQ_ex0/s400/iconstorykeeper.gif" border="0" /></a> </div><br /><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#660000;">Magnezyumun sağlığa sayılamayacak kadar yararı var. </span></div><div align="center"><span style="color:#660000;"><span style="font-family:verdana;"><strong>Magnezyum; </strong><br /></span></span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#660000;">mineral, kas ve sinir sistemi fonksiyonları için mutlaka gerekiyor. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#660000;">Kemik bütünlüğünü korumada kalsiyumla birlikte hareket ediyor. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#660000;">Kan basıncını dengelemeye yardımcı oluyor, uykuyu destekliyor,krampları önlüyor,</span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#660000;">yorgunlukla mücadelede ve </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#660000;">"rahatsız ayak sendromu"nun </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#660000;">belirtilerini hafifletmedeönemli yararlar sağlıyor.</span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#660000;">İsveç'in ünlü"Karolinska Tıp Kurumu"nda yapılan yeni bir araştırma, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#660000;">magnezyumun özellikle </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#660000;"><strong>sigara içenlerde </strong></span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#660000;">felce yakalanma tehlikesini </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#660000;">azaltabileceğini ortaya koydu. </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#660000;">Magnezyum en çok ceviz, yer fıstığı, karnabahar, </span></div><div align="center"><span style="font-family:verdana;color:#660000;">baklagiller, ıspanak ve istiridyede bulunuyor.</span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-61690464214333709762008-09-24T14:42:00.000+03:002008-09-24T14:41:19.826+03:00BEBEKLERİN ULUSU YOK...<div align="center"><a href="http://4.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJWvumIKvZI/AAAAAAAAOzc/xazJSJ53-mM/s1600-h/sheep.jpg"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5230279757304348050" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://4.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJWvumIKvZI/AAAAAAAAOzc/xazJSJ53-mM/s400/sheep.jpg" border="0" /></a><br /></div><div align="center"><span style="color:#333333;"></span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">İlk kez yurdumdan uzakta yaşadım bu duyguyu </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Bebeklerin ulusu yok </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Başlarını tutuşları aynı </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Bakarken gözlerinde aynı merak </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Ağlarken aynı seslerinin tonu </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Bebekler çiçeği insanlığımızın </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Güllerin en hası, en goncası </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Sarışın bir ışık parçası kimi </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Kimi kapkara üzüm tanesi </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Babalar,çıkarmayın onları akıldan </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Analar, koruyun bebeklerinizi </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Susturun, susturun söyletmeyin, </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Savaştan, yıkımdan söz ederse biri. </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Bırakalım sevdayla büyüsünler </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Serpilip gelişsinler fidan gibi </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Senin, benim, hiç kimsenin değil </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Bütün bir yer yüzünündür onlar </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Bütün insanlığın gözbebeği </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">İlk kez yurdumdan uzakta yaşadım bu duyguyu </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Bebeklerin ulusu yok </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Bebekler çiçeği insanlığımızın </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#333333;">Ve geleceğimizin biricik umudu. </span></div><div align="center"><a class="sair" href="http://www.siirperisi.net/sair.asp?sair=26"><span style="font-size:85%;color:#666666;">ATAOL BEHRAMOĞLU</span></a></div><div align="center"></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#ff0000;">LÜTFEN ÇOCUKLAR </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#ff0000;">"CEHALET" </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#ff0000;">NEDENİYLE</span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#ff0000;">YOK OLMASIN !</span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-71327420192098086112008-09-18T18:20:00.000+03:002008-09-18T18:19:13.177+03:00FACEBOOK'TA BÜYÜK TEHLİKE<div align="center"><a href="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJW_cZcVgCI/AAAAAAAAOz8/K8MnvXoZniQ/s1600-h/74.gif"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5230297036847677474" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJW_cZcVgCI/AAAAAAAAOz8/K8MnvXoZniQ/s400/74.gif" border="0" /></a><br /></div><div align="center"></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Güvenlik yazılımı şirketi </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Kaspersky, </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">internet kullanıcılarını ciddi anlamda tehdit eden iki yeni tehlikeyi duyurdu. </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Networm.Win32.Koobface.a ve Networm.Win32.Koobface.b </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">olarak bilinen trojan, </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Facebook ve Myspace hesabınızı ele geçiriyor ve yoluna devam ediyor. </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Bu tehlikenin kurbanı olan kişi, hiçbir şeyin farkında olmuyor. </span></div><br /><div align="center"><span style="color:#990000;"><strong>Nasıl Çalışıyor? </strong></span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Facebook hesaplarına gözünü dikmiş olan </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Networm.Win32.Koobface.b, </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">bir kez girdiği bilgisayardaki </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Facebook kullanıcılarının arkadaş listelerine mesajlar gönderiyor. </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Bu mesajlar, Paris Hilton gibi ünlülerin de aralarında bulunduğu magazin haberleri ile ilgili. </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Mesaj içerisinde YouTube bağlantısı gibi görünen linke tıkladığınızda ise </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">YouTube benzeri adresi olan bir Rus sitesine yönleniyorsunuz. </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Videonun olduğu sitede size </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">"Flash Player’ın sürümünün eski olduğu ve güncellemek isteyip istemediğiniz”" </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">soruluyor. </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Onay verirseniz, trojan’in içinde olduğu dosya indiriliyor ve kuruluyor. </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Böylece listeye yeni bir kurban daha eklenmiş oluyor ve sıra, bu kurbanın listesine geliyor. </span></div><br /><div align="center"><span style="color:#990000;"><strong>Nasıl Korunulur? </strong></span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Kaspersky, sorunu erkenden tespit ederek gerekli güncellemeleri yapmış durumda. </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Kaspersky gibi diğer güvenlik yazılım şirketleri de veritabanlarına bu 2 tehlikeyi ekliyorlar. </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Bu gibi sorunlarla karşılaşmak istemeyen kullanıcılar, antivirüs yazılımını mutlaka güncellemeli hatta güncelleme işini günlük ve otomatik olarak gerçekleştirmeliler.</span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Milliyet.com.tr alıntıdır </span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-63918616884512118432008-09-01T11:17:00.001+03:002008-12-11T22:01:12.445+02:00ANITKABİR...<div align="center"><a href="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SMTidd9CcZI/AAAAAAAAP5Y/GmuWoCdoczw/s1600-h/2008+y%C4%B1ibasi+002.jpg"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5243564862050824594" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SMTidd9CcZI/AAAAAAAAP5Y/GmuWoCdoczw/s320/2008+y%C4%B1ibasi+002.jpg" border="0" /></a><br /><a href="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SMTidg-FEZI/AAAAAAAAP5g/A6fC-buxgY0/s1600-h/2008+y%C4%B1ibasi+003.jpg"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5243564862860497298" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SMTidg-FEZI/AAAAAAAAP5g/A6fC-buxgY0/s320/2008+y%C4%B1ibasi+003.jpg" border="0" /></a><br /><span style="color:#990000;">Türk Milletinin Kalbinin Attığı Yer : </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ ღ <br /></span></div><div align="center"><span style="color:#990000;"><span style="font-size:180%;">Anıtkabir<br /></span>Türk Kurtuluş Savaşı’nın, inkılapların önderi, </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Türkiye Cunhuriyeti’nin kurucusu </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Mustafa Kemal Atatürk’ün </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">anıt mezarı Anıttepe’de bulunur.<br />Anıtkabir Ankara’nı ortasında sayılır, </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Kızılay veya Ulus Meydanı’ndan otobüs, minibüs yada taksiye binerek </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Tandoğan’a Meydanı’nda inmelisiniz. </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Oradan Anıtkabir’e az yokuşlu uzanan bir asfalt göreceksiz, </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">asfalt yolun yokuşa yöneldiği yerde </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Anıtkabir Parkı başlar.<br />Anıtkabir’in mimarları emin Onat ve Orhan Arda’dır. </span></div><div align="center"><span style="color:#990000;">Yapımı 9 yıl süren Anıtkabir aynı zamanda büyük bir mimari eserdir. </span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-92134195852070324522008-08-30T10:37:00.000+03:002008-09-08T10:38:21.836+03:00TANRI MİSAFİRİ...<div align="center"><a href="http://4.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SKyF9EWV5rI/AAAAAAAAPDU/KduG90bQKSU/s1600-h/ablom1146jhvo8.gif"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5236707750911010482" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://4.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SKyF9EWV5rI/AAAAAAAAPDU/KduG90bQKSU/s400/ablom1146jhvo8.gif" border="0" /></a><br /><span style="color:#663366;">ÇOBANIN DUASI<br />Herkesin birbirini tanıdığı küçük bir kasabada, bir ayyaş yaşıyordu.<br />Bütün gününü, gecelerinin çoğunu kasabanın meyhanesinde geçiriyordu.<br />Evini, işini, çoluk-çocuğunu çoktan unutmuştu. </span></div><div align="center"><span style="color:#663366;">Bu yüzden herkes kendisine antipati duyuyordu. </span></div><div align="center"><span style="color:#663366;">Kimse kendisiyle ne doğru dürüst konuşuyor, ne de selam alıp veriyordu. </span></div><div align="center"><span style="color:#663366;">Bu haldeyken günün birinde vakti saati doldu ve öldü.<br />Kendisine yaşarken duyulan hoşnutsuzluk ölümünden sonra bile sürdürüldü. </span></div><div align="center"><span style="color:#663366;">O kadar ki, namazını kılacak kimse çıkmadı. </span></div><div align="center"><span style="color:#663366;">Cenazesi ortada kaldı. </span></div><div align="center"><span style="color:#663366;">Adamın karısı, kocasının ölüsünü bir küfeye koyup sırtına yüklendi </span></div><div align="center"><span style="color:#663366;">ve gömmesi için o çevrede yaşayan ve iyilik severliği ile tanınan bir çobana götürdü.<br />Çoban bir çukur açıp adamı gömdü.<br />Ardından herkes 'Cehennemi boylamıştır' diye dünüşünüyordu.<br />Aradan bir müddet geçti. Beldenin ileri gelenlerinden biri rüyasında<br />ayyaş adamı cennette gördü.<br />'Adam canım rüyadır, rüyada herşey görülür' diye geçiştirdi.<br />Ama her gece aynı rüya tekrarlanıyordu.<br />Hemen imama gidip durumu açtı. </span></div><div align="center"><span style="color:#663366;">İmam da aynı rüyayı epeydir kendisinin de görmekte olduğunu söyledi.<br />Bunun üzerine akıllarına bu adamı gömen çobana gidip, nasıl gömdüğünü, </span></div><div align="center"><span style="color:#663366;">arkasından ne söylediğini sormak geldi.<br />Birlikte çobana gittiler.<br />Selam sabahtan sonra hemen konuya girdiler:<br />- Bir süre önce defnetmen için karısı tarafından sana bir cenaze getirildi.<br />Sen onu nasıl gömdün? Gömerken ne dedin?<br />- Valla merakınızı anlamıyorum. Biliyorsunuz ben cahil biriyim.<br />Bir çukur açtım, adamı koyup üstünü kapatıverdim.<br />- Peki bu sırada hiç birşey söylemedin mi? Bir dua falan?<br />- Ben pek dua mua bilmem. </span></div><div align="center"><span style="color:#663366;">Yalnız şunu söyledim:<br /></span><strong><span style="color:#663366;">'Rabbim, şimdiye kadar sen bana birçok misafir gönderdin.<br />ALLAH misafiridir diye,<br />bana geleni senin rızan için ağırlamaya, memnun etmeye çalıştım.<br />Kırk yılda bir, bir misafir de ben sana gönderiyorum.<br />Sen de onu şanına uygun bir şekilde ağırla'...<br /><a href="http://www.uzmanweb.net/forum/fikralar_komik_yazilar_ilginc_olay_ve_yazilar/cobanin_duasi-t6368.0.html" target="_blank"><strong><span style="color:#ff6666;">Site </span></strong></a></span></strong></div><div align="center"><span style="color:#993399;">Türk ulusunun esaretten kurtulup yeniden özgürlüğüne kavuştuğu </span></div><div align="center"><span style="color:#993399;">30 Ağustos, </span></div><div align="center"><span style="color:#993399;">bugün tüm yurtta, KKTC’de ve dış temsilciliklerde </span></div><div align="center"><span style="color:#993399;">Zafer Bayramı olarak kutlanır.</span></div><div align="center"><strong><span style="color:#663366;"><strong><span style="color:#ff6666;"><span style="font-size:180%;"><span style="color:#663366;">ZAFER BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN!</span></span></div></span></strong></strong></span>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-13399687822123854632008-08-19T17:29:00.000+03:002008-08-19T17:29:04.202+03:00UNUTMA ...<div align="center"><a href="http://4.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJ62kziY5bI/AAAAAAAAO8c/BVcfchL8Dkw/s1600-h/ANKARA+062.jpg"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5232820560477087154" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://4.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJ62kziY5bI/AAAAAAAAO8c/BVcfchL8Dkw/s400/ANKARA+062.jpg" border="0" /></a><br /></div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><strong>UNUTULMAYANLAR<br /></strong>Biliyorum, unutamayacaksın!<br />Ağır ağır geçecek mevsimler,<br />Bir bir ağıracak saçının telleri<br />Solacak albümde eski resimler.<br />Beni hatırladıkça için ürperecek,<br />Boşanan gözyaşlarını tutamıyacaksın.<br />Boşuna zorlama kendini, sevdiğim;<br />Biliyorum, unutamayacaksın. </span></div><span style="font-size:180%;"><div align="center"><br />Ve biliyorsun, ben de unutamayacağım,<br />Eskimeyecek içimde sana ait ne varsa<br />Şöhretmiş, servetmiş herşey geçiyor, inan<br />Dostluklar ve sevgiler kalıyor, kalırsa. </div><div align="center"><br />Sen benim gökyüzümdün, denizim, toprağımdın,<br />Şimdi bir hatıra olamazsın belirsiz, uzak<br />Biliyorsun bazı şeyler vardır elimizde olmayan<br />İşte öyle imkansız birşey seni unutmak.<br />Zannetme ki herşey bitti sevdiğim;<br />Birgün yeşerecek şu sararmış yapraklar.<br />Ve bundan sonra kim severse dünyada;<br />Seni ve beni hatırlayacaklar.<br /></span>Ümit Yaşar OĞUZCAN</div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-82422333120194021172008-08-10T01:41:00.000+03:002008-08-10T01:40:44.893+03:00YARATICILIK...<div align="center"><a href="http://4.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJ2CpbIrKyI/AAAAAAAAO7w/5OGqoo-mOhs/s1600-h/01Aw.png"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5232481990244772642" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://4.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJ2CpbIrKyI/AAAAAAAAO7w/5OGqoo-mOhs/s400/01Aw.png" border="0" /></a><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">YARATICILIĞI GELİŞTİRMEK İÇİN </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">DÖRT KURAL</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><strong>1 .Düşüncelerinizi bir noktada yoğunlaştırın: </strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Bir fikri alıp onunla birlikte yaşarsanız gördüklerinizle büyülenirsiniz. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Hangi yöne gideceğinizi iyi belirleyin ve </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">her seferinde tek bir fikri içeri alın.</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><strong>2 .Derinlemesine düşünmek aceleye gelmez. </strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">En iyi sonuçlar için projenizi bilinç altınıza tam anlamıyla </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">yerleştirmeniz gerektiğini unutmayın.</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><strong>3 .Fikirler geldiğinde yakalamaya hazır olun. </strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Sezgiler kısa ömürlü, gelip geçici düşüncelerdir. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Bu düşünceler kelebek gibi gelir ve çabucak uzaklaşıp giderler. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">İçinden gelen sesi dinlemeyi öğrenen yaratıcı insan,<br />not defterini ve kalemini yanından ayırmaz. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Fikirler genellikle uyanmak üzereyken ya da gece boyunca geldiği için </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">kağıt kaleminiz yatağınızın başucunda olsun.</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><strong>4 .Şimdi fikirlerinizi kullanmaya hazırsınız. </strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Bundan önceki basamaklarla işiniz bittikten sonra artık eleyici olabilirsiniz. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Şimdi bir çok fikir içinden hangilerini kullanmak istediğinize karar verme, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">kalanları eleme ya da gelecekte kullanmak üzere depolama zamanıdır. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Bir saatlik yaratıcı düşünme, çok uzun süre kullanabileceğiniz fikirler üretebilir </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">ve her fikir yenilerini doğurur. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Gerçekten de sezgi, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Sonsuz’ la bağlantımızdır. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><br /></span></div><div align="center"><strong><span style="font-size:130%;">YARATICILIĞIN ÖNÜNDEKİ ENGELLER</span></strong></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">1. BİREYSEL ENGELLER</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><strong>1.1. Alışkanlıklar:</strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Çoğumuzun olgun birey olarak daha az yaratıcı davranmamızın nedeni </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">alışkanlıklarımızın kurbanı olmamızdandır. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Eğitim ve yaşantılarımızın sonucu düşüncemizi katılaştıran </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">alışkanlıklar geliştirmekteyiz. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Bu da sorunlara imgesel (hayalî) yaklaşmamızı engellemektedir.</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><strong>1.2. Geçmiş Yaşantı: </strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Yeni sorunların çözümüne ipucu aramak için hayal gücümüzü serbest bırakarak </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">geçmiş yaşantıların sınırı içinde düşüncelerimizi sınırlayan alışkanlıkları </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">söküp atmamız gerekir. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Bunun için de kendimizi şartlanmış duygu ve eylemlerden </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">kurtarmamız gerekir.</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><strong>1.3. Eğitimin Düşünce Biçimine Etkisi: </strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Her eğitim sistemi, kendi türüne göre yaratıcılığa engel oluşturan </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">birincil faktörlerden birisidir. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Okul eğitimi, düşünme biçimlerimiz hatta algılarımızı şekillendirmekte; </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">kişisel girişimi gündeme getirmek yerine geleneksel anlayışı savunmakta, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">ilginin kuşaktan kuşağa geçişini ve normlara saygıyı özendirmektedir.</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><strong>1.4. Kendine Güvensizlik: </strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Kendine güvenmeme, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">fikirlerinin işe yaramayacağını düşünmek </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">yaratıcılığı önemli ölçüde etkiler.</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><strong>1.5. Mükemmeli İsteme ve Uyumculuk: </strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Yaptığı işlerde mükemmeli isteyen ve kurallara aşırı uyum gösteren bireyler </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">yaratıcılıklarına gem vurmaktadırlar.</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;"><strong>1.6. Hata Yapma Ve Eleştirilme Korkusu:</strong> </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Büyük buluşlar birçok hatanın ardından yapılmışlardır. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">Bu yüzden yaratıcılık sürecinde hata yapmaktan korkmamak, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">aksine hatalardan ders çıkararak </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;">olaylara değişik açılardan yaklaşmak gerekir.</span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-88168297264409433002008-08-05T15:09:00.001+03:002008-08-05T15:22:26.708+03:00KARACİĞER YAŞLANMASI...<div align="center"><a href="http://4.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJhCHTFAsKI/AAAAAAAAO4s/QE5YITWPa78/s1600-h/fast_food.jpg"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5231003660338639010" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://4.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJhCHTFAsKI/AAAAAAAAO4s/QE5YITWPa78/s400/fast_food.jpg" border="0" /></a><br /><span style="font-size:180%;"><strong>Karaciğerin Görevleri Arasında:<br /></strong>Ø Besinlerle alınan karbonhidratların, yağların, proteinlerin ve vitaminlerin işlenmesi,</span></div><div align="center"><br /><span style="font-size:180%;">Ø Kolesterol, trigliserid ve lipoprotein yapımı,</span></div><div align="center"><br /><span style="font-size:180%;">Ø Safra üretimi,</span></div><div align="center"><br /><span style="font-size:180%;">Ø Bazı serum proteinlerinin (örneğin kan pıhtılaşma faktörleri) üretimi,</span></div><div align="center"><br /><span style="font-size:180%;">Ø Vücutta üretilen atıkların ve dışarıdan alınan </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;">toksinlerin (zehirlerin) </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;">temizlenmesi ön planda yer alır.</span></div><div align="center"><br /><span style="font-size:180%;">Yaşlanmayla birlikte kan dolaşımının ve </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;">karaciğer hücrelerinin yenilenmenin yavaşlaması karaciğerin etkinliğini düşürür. </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;">Oluşan toksik maddelerin vücuttan uzaklaştırılmasında </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;">zorluk yaşanır. </span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;">Kullanılan ilaçların yarılanma ömürleri (kanda bulunan miktarın azalma süresi) uzar.</span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-44529884534321945802008-08-04T23:27:00.001+03:002008-08-05T15:23:58.664+03:00HİÇ UNUTMAYACAĞIZ...<div align="center"><a href="http://1.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJdlr_loI0I/AAAAAAAAO20/imyUK1PTFDU/s1600-h/SAKSI.jpg"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5230761298692154178" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://1.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJdlr_loI0I/AAAAAAAAO20/imyUK1PTFDU/s400/SAKSI.jpg" border="0" /></a> </div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><strong><span style="font-family:arial;color:#990000;">Bir gece geç saatlerde iki kadın kocalarını evde bırakıp, </span></strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><strong><span style="font-family:arial;color:#990000;">kadın kadına içmeye giderler.</span></strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><strong><span style="font-family:arial;color:#990000;">Eve dönerken yolda tuvaletleri gelir </span></strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><strong><span style="font-family:arial;color:#990000;">ve bir mezarlığın yanında dururlar.</span></strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><strong><span style="font-family:arial;color:#990000;">Kadınlardan biri işini bitirdikten sonra </span></strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><strong><span style="font-family:arial;color:#990000;">iç çamaşırıyla temizlenir ve eve döneceklerinden, orada bırakır. </span></strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><strong><span style="font-family:arial;color:#990000;">Diğeriyse daha şanslıdır, </span></strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><strong><span style="font-family:arial;color:#990000;">mezarlığa bırakılmış çelenkten bir parça koparır </span></strong><br /></span></div><div align="center"><strong><span style="font-family:arial;font-size:180%;color:#990000;">ve onunla temizlenir. </span></strong></div><div align="center"><strong><span style="font-family:arial;font-size:180%;color:#990000;">Arabalarına binip tekrar yola çıkarlar.</span></strong></div><div align="center"><strong><span style="font-family:Arial;font-size:180%;color:#990000;"></span></strong></div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><strong><span style="font-family:arial;color:#990000;">Bu iki kadının kocaları da iş arkadaşıdır.</span></strong><br /></span></div><div align="center"><strong><span style="font-family:arial;font-size:180%;color:#990000;">Ertesi gün iş yerinde konuşurlarken </span></strong></div><div align="center"><strong><span style="font-family:arial;font-size:180%;color:#990000;">Biri;</span></strong></div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><strong><span style="font-family:arial;color:#990000;">"Geçen gece bizim hanımlar birlikteydi ya,</span></strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><strong><span style="font-family:arial;color:#990000;">bizim hanım eve çok geç geldi, </span></strong><br /></span></div><div align="center"><strong><span style="font-family:arial;font-size:180%;color:#990000;">söylemeye utanıyorum </span></strong></div><div align="center"><strong><span style="font-family:arial;font-size:180%;color:#990000;">ama altında da iç çamaşırı yoktu!" der.</span></strong></div><br /><div align="center"><span style="font-size:180%;"><strong><span style="font-family:arial;color:#990000;">Diğeri;</span></strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><strong><span style="font-family:arial;color:#990000;">"Yahu o da bir şey mi? </span></strong><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><strong><span style="font-family:arial;color:#990000;">Benim hanımın poposunda </span></strong><br /></span></div><div align="center"><strong><span style="font-family:arial;font-size:180%;color:#990000;">"Seni Hiç Unutmayacağız" yazıyordu...!"</span></strong></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-87366491152956360822008-08-04T17:44:00.002+03:002008-08-19T17:36:54.256+03:00Ağustos güneşine dikkat...<div align="center"><a href="http://1.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJcHQMRftWI/AAAAAAAAO1w/xHYAuao7_Oo/s1600-h/sun-glasses.gif"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5230657466968028514" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://1.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJcHQMRftWI/AAAAAAAAO1w/xHYAuao7_Oo/s400/sun-glasses.gif" border="0" /></a><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;"></span></div><div align="center"><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Uzmanlar Ağustos güneşine karşı uyarıyor: </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Güneş ışınları bu ay iki katı yakacak. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">İşte uyarılar.<br /></span><a href="http://www.hurriyet.com.tr/gundem/9578570.asp?gid=229&sz=14909" target="_BLANK"><span style="font-size:130%;color:#330033;">5 GÜNLÜK HAVA TAHMİNİ</span></a><span style="font-size:130%;color:#330033;"><br />Sıcaklıklar tüm ülke genelinde en yüksek noktaya çıktı. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">İçinde bulunduğumuz bu ay ise güneşin en dik açıyla ülkemize geldiği </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">ve yaşamımız için vazgeçilmez bir güç olan güneşin ışınlarından </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">cildimizi korumaya çok daha fazla dikkat etmememiz gerektiği açıklandı. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Este World Estetik ve Güzellik Merkezi Dermatolog Uzman Dr. Eylem Acar, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">güneşin zararlı etkilerine karşı herkese uyarılarda bulundu. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Özellikle Ağustos'un ilk 15 gününde sıcaklıkların</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;"> en yüksek dereceye çıktığına dikkat çekerek, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">"Bu dönemde yeterli korunma sağlanmadan direkt güneşin </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">ultraviole ışınlarına maruz kalmak çok ciddi sağlık problemlerine yol açabilir" .<br />Yaşam için vazgeçilmez olan güneş ışınlarının fazlasının deri sağlığı, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">gençliği, güzelliği için son derece zararlı olabildiğine dikkat çekerek, şöyle dedi:<br />"Cilt yanıkları, alerjik reaksiyonlar, deri kuruluğu, deri yaşlanması, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">lekelenmeler, bir takım deride oluşabilecek solar değişiklikler yanında </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">en önemlisi deri kanseri oluşumudur. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Maalesef dünyada her yıl 3 milyon insanın cilt kanserine yakalandığını </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">ve her yıl cilt kanseri vakalarının yüzde 5 arttığını biliyoruz. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Güneşe maruz kalma, açık ten rengi, ailede kanser olması ve</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;"> benlerin sayıca çokluğu benler üzerinden kanser gelişme riskini arttırır. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Bu nedenle bu risk faktörlerini taşıyanların güneşten korunmaları gerekmektedir. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Este World'e her yazın sonunda güneşten yeterli düzeyde </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">korunmamış yüzlerce cilt sorunu yaşayan kişiler geliyor. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Bronz bir tene kavuşmanın görsel cazibesinin mi yoksa </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">sağlıklı bir hayata sahip olmanın cazibesinin mi daha önemli olduğunu sorgulayan Acar, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">"uzun süre güneşe maruz kalma, derinin bağ dokusunu etkileyeceğinden, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">kronik hasarlanma sonucu, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">erken deri yaşlanmasını ortaya çıkaracaktır" dedi.<br />GÜNEŞTEN NASIL KORUNULUR?<br />Acar, güneşten korunmayla ilgili de şu uyarılarda bulundu<br />- Güneş ışınlarının yoğun olduğu saatlerde (11:00-15:00) güneşe çıkmayın. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Yazın bulutlu havalarda da UV ışınlarının </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">% 50' si yeryüzüne ulaştığından </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">koruma önlemleri alınması gerektiğini unutmayın.</span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">- Sık dokuma ve renkli giysiler tercih edin. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Ayrıca şapka ve gözlük de mutlaka kullanın.</span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">- Güneşten koruyan kremleri bilinçli kullanın. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Güneşe çıkmadan yarım saat önce kremi uygulayın ve 3 saatte bir tekrarlayın.</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;"> Deniz veya havuzlardan çıkınca, terleyince duş alarak tekrar krem sürün.</span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">- Beyaz tenlilerin, sarışın ve açık gözlü kişilerin, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">çocukların, yaşlıların ve güneşe duyarlılığı olanların her gün ve </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">faktörü 30'un üzerinde olan güneş koruyucu kullanmaları </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">gerektiğini aklınızdan çıkarmayın. </span><br /></div><div align="center"><span style="color:#330033;"><span style="font-size:130%;">- Buğday tenli ve esmerseniz SPF (Güneş koruma faktörü) 15 ,</span></span></div><div align="center"><span style="color:#330033;"><span style="font-size:130%;">ve üzerinde olan ürünleri tercih edin. </span></span></div><div align="center"><span style="color:#330033;"><span style="font-size:130%;">Güneşe çıkarken üzerinize deodorant veya parfüm sıkmayın. "<br /></span><span style="font-size:85%;">Zeynep GÜÇLÜCAN </span></span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-32290511858637125742008-08-04T17:23:00.008+03:002008-09-13T11:40:37.927+03:00YAŞASIN HAYAT ...<div align="center"><a href="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJcT1q5itCI/AAAAAAAAO2g/qoQPkTtboPc/s1600-h/kalp.jpg"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5230671304983753762" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJcT1q5itCI/AAAAAAAAO2g/qoQPkTtboPc/s400/kalp.jpg" border="0" /></a><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;"></span></div><div align="center"><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;"><span style="font-size:180%;">Kendinizi affedin ...<br /></span>Zaman zaman hepimiz şımarırız. Hatta bazen ipin ucunu kaçırır (!) </span></div><div align="center"><br /></div><div align="center"><span style="font-size:180%;color:#330033;"><strong>"şımarma haklarımızı" </strong></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">topluca kullanırız.</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Vücudumuzu şımartmada çok sık kullandığımız yöntemlerden biri de </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">"bir şeyler yemek"tir. </span><br /><span style="font-size:130%;color:#330033;">Yapmaktan çekindiği, tatmaktan korktuğu, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">tıka basa doymaktan uzak durduğu şeyleri ona cömertçe sunmaktır. Bu bazen doğum günlerinde, düğünlerde dost sofralarında ama en çok da yaz gecelerinde olur. Serin bir yaz akşamına hafif bir içecekle başlayıp, geceyi kalabalık bir aile veya dost masasında her zamankinden biraz daha uzatmak, dalga seslerine yıldız kıpırtılarına ya da mehtabın pırıltılarına kapılıp, birkaç tabak fazla yiyerek birkaç kadeh fazladan parlatmak her zaman yapılan şeyler değildir. Ya da zaman zaman bir küçük dilim pizza yerine bir kocaman pizzayı, yarım porsiyon yağsız döner yerine şöyle bir buçuk porsiyonluk bol tereyağlı iskenderi, iki-üç fındık birkaç parça ceviz yerine bir kase kuruyemişi götürmek de (!) </span><br /><span style="font-size:130%;color:#330033;">her zaman hepimizin başınıza gelebilecek şeylerdir.</span><br /><span style="font-size:130%;color:#330033;">Güzel bir yaz gecesinde, yazlıkta aylak aylak dolaşırken tepeleme bir-iki top dondurmayı, üstü iyice yanmış bir kase kazandibinin üzerine boca edip </span><br /><span style="font-size:130%;color:#330033;">mideye indirmek de size iyi gelebilir.<br /><strong>BAZEN KIRMIZI IŞIKTA DA GEÇİN!<br /></strong>Anlatmak istediğim şey şu:<br />Zaman zaman hepimiz kırmızı ışıkta geçebiliriz. </span><br /><span style="font-size:130%;color:#330033;">Yani son günlerde sık sık dilime dolanan reklamın cümlesi ile </span><br /><span style="font-size:130%;color:#330033;">"<strong>yemişim kalorileri"</strong> diyebiliriz.<br />Ben böyle durumları <strong>"kırmızı ışıkta geçmek"</strong> diye adlandırıyorum.<br />İşte o kırmızı ışık kaçamaklarıdır ki, bedenimize pek iyi gelmese de ruhumuza çoook iyi geliyor!Böyle durumlar sizin de başınıza gelebilir! </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">(Zaman zaman ben de yaşıyorum.) Bu durumlarda </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">"<strong>Ne olacak benim halim"</strong> demek yerine </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><span style="color:#330033;"><strong>"Yaşasın hayat" </strong></span><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">demenizi ve kendinizi affetmenizi öneriyorum.Yapacağınız şey son derece basit ve kolaydır. Ertesi gün biraz daha az gıda tüketecek, </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">hiç meşrubat içmeyip sadece suyla idare edeceksiniz. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Çayınıza şeker ilave etmeyecek, bir-iki gün ekmeğe veda edeceksiniz. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Her zamanki yürüyüşünüzü 15-20 dakika uzatmanız da faydalı olur.</span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Unutmayın! </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Bu dünyaya bir kez geldiniz. </span><br /><span style="font-size:130%;color:#330033;">Hayat sizden sonra da devam edecek. </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Gittikçe gençleşen biri olmak istiyorsanız, </span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">kendinizi affetmeyi ve kendinizle doğru bir iletişim kurmayı mutlaka öğrenin. </span></div><div align="center"><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;"><strong>Hep bilinen ama hiç değişmeyen diyet tüyoları </strong></span></div><div align="center"><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">1) İçecek olarak her zaman su: </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Yemek yanında bir şeyler içerken aldığınız kaloriler </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">(meyve suyu, meyveli soda, kolalı içecekler, limonata gibi) </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">siz farkında olmadan diyetinizi bozar. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Öğüne başlarken ve öğünün sonunda </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">özellikle şu sıcak havalarda büyük bir bardak buzlu su içmek, </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">öğünün kalori yükünü hafifletmeye yardımcı en kolay yoldur. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">2) Akşam yemeği sonrası ara öğünlerinizde seçici olun: </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Bütün günün stresini atmak için yemekten sonra şöyle bir televizyon karşısına uzandınız. Aklınızdan geçen bir kase patlamış mısır veya kuruyemiş. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Haksız da sayılmazsınız. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">İşte size bir öneri:</span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Akşam yemeğinden sonra mutfakta geçirdiğiniz vakti olabildiğince sınırlayın. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Kendinize 100 kalorilik bir öğün hazırlayıp mutfağın ışığını bir daha açmayın. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Bir su bardağı yağsız soğuk süt ve iki adet kepekli bisküvi iyi bir alternatif. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">3) Haftada bir gün en sevdiğiniz yemeği bir öğüne koyun: </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Diyetiniz başarılı bir şekilde sonlandığında en sevdiğiniz yiyecekleri bol bol yiyebileceğinizi düşünmek son derece sakıncalı ve yanlıştır. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">En sevdiğiniz yiyeceklerin listesini yapın ve diyetisyeninize verin. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Diyetiniz boyunca haftada bir gün içinden bir tanesini seçerek tüketin. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;"><strong>*Soğan* </strong></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;"><strong>Mucize mi efsane mi ?</strong></span><br /><span style="font-size:130%;color:#330033;">Fakire "Çok paran olsaydı ne yapardın?" diye sormuşlar, </span><br /><span style="font-size:130%;color:#330033;">o da </span><span style="font-size:130%;color:#330033;">"Soğanın cücüğünü yerdim!" diye yanıtlamış. </span><br /><span style="font-size:130%;color:#330033;">Doğrusu <strong>"Her gün soğan yerdim"</strong> olmalıydı. </span><br /><span style="font-size:130%;color:#330033;">Eğer kokusu sizi ve çevrenizi rahatsız etmiyorsa soğan tam bir sağlık mucizesidir. </span><br /><span style="font-size:130%;color:#330033;">Total kolesterolü azaltır, iyi kolesterol HDL'yi yükseltir. </span><br /><span style="font-size:130%;color:#330033;">Kansere karşı koruma sağlar. Kanı incelttiği ve kan basıncını daha dengeli hale getirdiği gösterilmiştir. </span><br /><span style="font-size:130%;color:#330033;">Soğanın boğaz ve solunum yolu enfeksiyonlarında da etkili olduğu biliniyor. </span><br /><span style="font-size:130%;color:#330033;">Yani soğan da mucize besinlerden, süper yiyeceklerden biridir.</span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><span style="color:#330033;"><strong>Trigliserit seviyemi nasıl düşüreceğim ?</strong></span><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Eğer trigliserit yüksekliğiniz varsa bunu azaltmanın iki yolu var. Yaşam tarzı değişiklikleri ve/veya ilaç kullanımı. Yaşam tarzı değişiklikleri son derece etkili bir yaklaşımdır. Toplam kalori tüketiminizi azaltmanız, yağı, alkolü, şekeri azaltılmış bir beslenme planını uygulamanız ve </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">günde 30-35 dakika yürümeniz son derece etkili bir çözümdür. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Ayrıca meyve ve sebze tüketiminizi artırmanız, </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">kepekli tahıl ürünleri kullanmanız uygun olur. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Trigliserit seviyelerini düşürmek için kullanılan çok sayıda ilaç var. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Bunların önemli bir kısmı fibrik asit türevleridir. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Fenofibrat ve Gemfibrozil içeren ilaçlar çok sık kullanılmaktadır.</span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:180%;"><span style="color:#330033;"><strong>Balık yağı hayat iksiridir...</strong></span><br /></span></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Yeni doğan bebekten en yaşlısına kadar balık yağını herkese tavsiye ediyoruz. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Balık yağı üzerinde bu kadar durmamızın nedeni içinde bol miktarda </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Omega-3 yağ asitlerinin bulunmasıdır. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Balık yağı yerine Omega-3 yağlarını doğrudan da kullanmak mümkündür. </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">Bu yağların beyin gelişimini, görmeyi desteklediği, kemikleri, </span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:130%;color:#330033;">eklemleri ve damarları güçlendirdiği çok iyi biliniyor.</span><br /></div><div align="center"><span style="font-size:85%;color:#330033;">Diyetisyen Seren Aksüs<br />Prof. Dr. Osman MÜFTÜOĞLU </span></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-9188070101887840062008-08-04T17:20:00.002+03:002008-08-08T14:01:53.836+03:00SAFRANBOLU'DAN...<div align="center">Kentsel Sit Alanı olan </div><div align="center">ve geleneksel Türk mimarisinin en güzel örneklerine sahip Safranbolu </div><div align="center">koruma altında bulunuyor.</div><div align="center">Müzeden ve evlerden çektiğim 3 fotoğrafı sizlerle paylaşmak istedim.</div><div align="center"><a href="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJX_jBRe-JI/AAAAAAAAO0c/v7MhBXbh14I/s1600-h/SS3.jpg"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5230367519362971794" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJX_jBRe-JI/AAAAAAAAO0c/v7MhBXbh14I/s400/SS3.jpg" border="0" /></a> </div><div align="center">Tarih boyunca kadınlar birçok haktan mahrum bırakıldı, </div><div align="center">dileğimiz bundan sonra bunların en aza indirilmesidir. </div><div align="center">Eşit yer alma hususunda her ne kadar bir kısım eksiklikler olsada, </div><div align="center">Türk Kadını tarihin her döneminde etkin rol oynamış ve tarih yazmıştır. </div><div align="center">Kadınlarımızın dünya kadınlar gününde çok farklı konumlarda olduklarının bilinci içindeyiz. </div><div align="center">Zira Türk kadını dünyada görülmemiş bir feragatin sembolü olarak bugünlere geldi </div><div align="center">Anadolu kadını, bin yıl boyunca dünyaya örnek olmuştur"<br /><a href="http://3.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJX_aE2LtFI/AAAAAAAAO0M/qS31Tpn6kgE/s1600-h/SS1.jpg"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5230367365703382098" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://3.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJX_aE2LtFI/AAAAAAAAO0M/qS31Tpn6kgE/s400/SS1.jpg" border="0" /></a><br /><a href="http://1.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJX_aZ8YIVI/AAAAAAAAO0U/FWzOyG4rfEI/s1600-h/SS2.jpg"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5230367371366506834" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://1.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJX_aZ8YIVI/AAAAAAAAO0U/FWzOyG4rfEI/s400/SS2.jpg" border="0" /></a><br /></div><div align="center"><strong>Ülkemizde Tarih ve Kültür, </strong></div><div align="center">hakkında ciltlerce yayın yapılabilecek kadar geniş kapsamlı bir konudur. </div><div align="center">Bu nedenle de kendine özgü bir renklilik gösterir.</div><div align="center"><strong>Safranbolu </strong>Tanıtım Gezilerinde</div><div align="center">bir yandan meşhur lokumlarını yerken, bir yandan da</div><div align="center">tarihi konakları, Yörük köyünü, İncekaya Su kemerini, Bulak mağarasını, </div><div align="center"><strong>Amasra</strong>'da da, </div><div align="center">Amasra çekiciler çarşısını, Yedigöller Milli Parkında birbirinden güzel Büyük, Küçük, Nazlıgöl,Sazlıgöl, Deringöl, İncegöl gezilerine katılabilirsiniz. </div><div align="center">Çevre tanıtımını dikkatle incelemeli, Safranbolu Evlerinin İçeriden Görünüşlerini</div><div align="center">ve müzelerdeki Folklorik el emeklerini görmelisiniz ...</div><div align="center">Atalarımızdan kalan en etkileyici özelliğimiz olarak kalbimizde yer eden </div><div align="center"><span style="font-size:180%;">Dostluk ve Güleryüzle Kalın</span></div><div align="center"><a href="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJYFPCuRlXI/AAAAAAAAO0k/1-JiBYhSJ6c/s1600-h/3greenfloss.gif"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5230373773224547698" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://2.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJYFPCuRlXI/AAAAAAAAO0k/1-JiBYhSJ6c/s400/3greenfloss.gif" border="0" /></a></div><p align="center"><a href="http://1.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJYFPDfYhFI/AAAAAAAAO0s/DkbJqPCM4p4/s1600-h/buttoneedlebord.gif"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5230373773430522962" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://1.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJYFPDfYhFI/AAAAAAAAO0s/DkbJqPCM4p4/s400/buttoneedlebord.gif" border="0" /></a></p><p align="center"><span style="font-size:180%;">Etkinlikler</span></p><p align="center"><span style="font-size:180%;">Safranbolu Festivali: Eylülün ilk haftası</span></p>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-8625303879980984994.post-53855771206627896802008-08-04T02:20:00.001+03:002008-08-05T15:25:27.334+03:00MERHABA :)<div align="center"><a href="http://1.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJWkV83WzvI/AAAAAAAAOzE/t6M4Uhn-4_M/s1600-h/A_.gif"><img id="BLOGGER_PHOTO_ID_5230267239283216114" style="CURSOR: hand" alt="" src="http://1.bp.blogspot.com/_WPND1k3eFdo/SJWkV83WzvI/AAAAAAAAOzE/t6M4Uhn-4_M/s400/A_.gif" border="0" /></a> </div><div align="center"><strong><span style="font-size:180%;color:#990000;">HERŞEY İÇİN BİR DAKİKA<br />Her şey yapılabilir.<br />Bir beyaz kağıtla,<br />Uçak örneğin ...<br />Uçurtma mesela ...<br />Altına konulabilir ,<br />Bir ayağı ötekinden kısa olduğu için,<br />Sallanan bir masanın.<br />Veya şiir yazılabilir.<br />Süresi ötekilerden kısa,<br />Bir ömür üzerine...</span></strong></div>♥ KNITTING ARThttp://www.blogger.com/profile/05518066621983609146noreply@blogger.com